, , , , , , , , , , , , , ,

As!'den_Goblin / Guardian: The Lonely and Great God_K-Drama_İncelemesi

Herkse merhaba,
Nasılsınız bakalım? Nasıl geçiyor hayat? 



Efenim, bu kore drama sever kız son günlerde resmen hayatının dizisi ile karşı karşıya geldi. İzlediğiniz tüm Türk, Hollywood, Bollywood hatta ve hatta Brezilya dizilerini bir kenara bırakın ve açın G.Kore dolaylarında yayınlanan Goblin dizisini izleyin !!!!

Neredeyse 2 ay boyunca bizi kendisine esir eden, her bölüm sonrasında heyecandan kalbimizin hızlı hızlı atmasına neden olan dizi. Goblin!

Dizi de neredeyse herkes başrolde. İzleyici olarak hepsini sevdik, hepsine üzüldük hepsi ile acı çektik. Şahsen ben dizi içinde bulunan hayaletlere bile yer yer üzüldüm :( 

Madem diziyi bu kadar sevdim, mutlaka postlarımın arasında kalmalı dedim ve geçtim pc'nin başına.. 

Dizi Konusuna karakterlerle tanıştırarak başlayacağım. 

İlk olarak elbette ki, o ağlayınca biz de ağladık, o gülünce biz de güldük, o ponçiklikte level atlayınca biz komalara girdik ve o aşık olunca bizde kendisine çılgınlar gibi aşık olduk. İşte karşınızda Dokkaebi'miz biricik generalimiz Kim Shin 💖


  

Kendisi Goryeo zamanında bir general olan, kral tarafından her seferinde en zorlu savaş alanına gönderilen ve her seferinde savaş alanından başarıyla dönen general Kim Shin'mizi izliyoruz. Bu durum kralı memnun etmesi gerekirken, kıskançlık krizlerine girmesine, üstüne bir de pislik yaverinin onu dolduruşa getirmesi general Kim Shin'e daha çok kin beslemesine neden olur. 
Büyük kralın vasiyeti gereği, general kız kardeşini Kral ile evlendirir. Kral aslında kız kardeşi delicesine sevmektedir ama yaverin dolduruşu ve ona olan sonsuz güveni aşkından büyük gelir ve abisi ile kendisi arasında seçim yaptırmasına neden olur (kız kardeş seçiminide yapar ama bu kısım dizide) Bir savaş sonrası yine başarıyla başkente dönen Kim Shin, Kralın ona karşı başlattığı isyan ile karşılaşır. Önce kız kardeşi, sonra tüm hizmetkarları ve ona sadık olan herkes gözleri önünde öldürülür. Yıllar önce büyük kralın onun için hazırlattığı kılıç onun yoldaşı olmuştur. Kral ona "bu kılıç sadece bir kişiyi öldürecektir kim olduğunu bulmalısın" dese de o kılıcı savaş alanında kullanır ve en sonunda onun sonu olmayan sonunu getirir. Kılıç göğsünden içerir girer ve Kim Shin'i lanetler. O artık ölümsüz bir Goblin (Dokkaebi)dir. Bundan sonrası onun içinde göğsünde sadece kendisinin ve gelininin görebileceği bir kılıçla yaşayacaktır. 900 yıl boyunca bıkıp usandığı hayattan kurtulmak için kılıcı görebilen Goblin gelinini arayışı içerisine girmiştir.  Tabi nereden bilebilirdi ki bulduğu gelininin sevimli mi sevimli güzel mi güzel Ji Eun Tak olacağını. 




  900 yıl boyunca karşısına türlü türlü insanlar çıkmıştır. Elinde bulundurduğu güçleri sayesinde, hep iyi şeyler yapmıştır Dokkaebimiz. Yaşadığı lanet ona bir çok yetenek, yeteneğin yanında gizem ve bolca da hüzün vermiştir. 

Dizi de aşırı gizem mevcut. Kafanı saniye başka yöne çevirsen o esnada ekranı kaçırsan konu hemen dağılabiliyo

Aradan 900 yıl gibi bir zaman geçiyor, bu süre içerisinde az da olsa ne yaptı ne yedi ne içti izleyebiliyoruz. Sağolun senarist bizi merakta bırakmıyor 😋


Günümüzde yeni satın aldığı evinde gül gibi yaşarken, yeni kiracısı olduğunu öğrendiği titiz, prensip sahibi, yer yer bilmişlikte nam salmış, yakışıklımı yakışıklı ölüm meleği Azrail ile karşı karşıya gelir.



Goblin ne kadar gizemli ve hüzünlüyse, Grim Reaper yani Azrailimiz o kadar, Imm doğru kelime ne olabilir ki... GERÇEK.. Evet kesinlikle bir o kadar gerçektir.

 Ahah yaa adam kartvizitim yok diye depresyona girip, herhangi bir dine mensup olmadığından bir koşu alıp gelecek kadar gerçek hem de 😛 Evet Tanrı'nın bu ikisi için çok önemli planları vardır (pekala, biliyorum sizlerde ben gibi dizinin bir çok yerinde tövbe haşa, sümme haşa dediniz durdunuz ama bu dizi dizi o yüzden inanmadan izledik dimi?) 



Bu iki ponciklerim artık aynı evde yaşıyorlar. O kadar tatlılar ki tekrar tekrar izlemelere doyamadı(k)m. Bir çok sahnesini gülmekten kaçırıp başa alıp alıp izlememize neden bile oldular. Burada tecrübe yazıyor 😋 yaşadım biliyorum.


 💗💋
 


Goblinimizin bir çok mahareti var. 10 parmakta 10 marifet yani. Karşısındaki kişinin gözlerine baktığında onunla ilgili geleceği görebiliyor.  Ağladığında gözyaşılarının şehre yağmur olarak iebiliyor, kızgın olduğunda insanları gökgürültü sağanak yağmura esir edebiliyor, insanların dileklerini yerine getirebiliyor ama bu özelliğini kaderin önüne geçmek istemediğinden çok fazla kullanmayı tercih etmiyor 💗. Cisimleri hareket ettirebiliyor ve kapıların istediği yere açılmasını sağlayabiliyor. (Yani evin mutfak kapısından Canada'ya gittiğinizi düşünseniz bir, düşünemediniz dimi aha bende düşünemedim😌

Aklıma gelen marifetlerinden sadece bir kaçı bunlar. Daha fazlası da var.

Goblinimiz bir gün yolda yürürken Eun Tak ile karşılaşıyor veeee o da nesi onunla ilgili hiç bir şey göremiyor. 

Ji Eun Tak ise küçüklükten beri hayaletleri görebilme yeteneği vardır. Ve dokkeabiye baktığında garip bir duyguya kapılır ve onunda hayalet olduğunu düşünür. Hayalet olan arkadaşları (!) kendisinin şanslı olduğunu ve Goblin'nin gelini olduğunu söylerler. Bu Eun Tak için büyük bir fırsattır ve Goblin'nin peşini bırakmaz, gögsündeki kılıcı çekerek çok daha güzel olma garantisi veren Eun Tak, kurallarını bir bir sayar 😋 Bu kurallardan en önemlisi ise Goblin'nin evinde yaşaması gerektiğidir. 



Eun Tak'ın uzun zaman önce anne karnında ölmesi gerekiyordur. Ama annesine yaşamayı bahşeden Goblin (haşa) sayesinde anne yaşar Eun Tak'da doğar. Bu bahşediliş anne ve Eun Tag'ın için sadece bazı şeyleri ertelemek olmuştur sadece. Eun Tak yaşamı boyunca bir çok kez ölüm tehlikesi atlatmıştır. Kendisi öteki tarafta kayıp ruh olarak adlandırılmıştır ve ölüm meleği olan Azrailimiz onu her yerde aramaktadır.  Annesinin ölüm yıl dönümünde çok sevdiği sahil kenarında annesi için mum ülfer ve üflerken de dilek tutar. 2 dileği vardır  1. İş 2. ise sevgili, dileği tutar ve mumları üfler, üflemesiyle Goblin tam arkasında beliri verir. (Hayatımda o kadar çok mum üfledim ki arkamda belirveren tek şey pastaya aç kurt gibi bakan yakınlarım olmuştur. Zalım hayat işte) Elinde çiçeklerle, birden sahilde beliriverdiği için şaşkın olan dokkaebimiz, Eun Tak'a iş için tavukçu rest. uğramasını söyler, bunu not alan kızımız, 2. dileğim ne olacak der, dokkaebi de soruya cevap veremez ve elindeki çiçekleri kıza verir. Çiçeğin adı ise sevgilidir. 





İşte olaylar silsilesi böyle başlıyor. Bir iki tesadüf (!) artık ne kadar tesadüfse bu karşılaşmaların sonucunda, olaylar aynı evi paylaşmaya kadar gidiyor. Sonrası mı, izleyip görebileceğiniz en hüzünlü aşk onlar ve bizim için başlıyor.














Kayıp Ruhu her seferinde elinden kaçıran Azrailimiz tam onu buldum derken Goblin engeline takılıyor. Goblin'nin himayesi altında olduğundan artık ona bir şey yapamaz,  Eun Tak için yukarıdan (haşa) sürekli ölüm kağıdı gelir ve dokkaebimiz bir şekilde buna engel olur. 

Goblin bir gün Eun Tak'ın yaşaması için vücudundan kılıcı çıkarması  gerektiğini öğrenir. Gelin görün ki dokkaebimiz kıza çoktan aşık olmuştur ve onun ölmesini istemez ama onu bırakıp gitmeye de cesaret edemez. Anlayacağınız iki ucu pohlu değnek... 



 Neyse ki Goblinimiz var da kızımızı bir çok defa ölümden kurtarıyorlar. Azrail'imizde artık kızın peşini bırakmıştır ve Goblinimize yardım ediyordur. Tabi kaderin önüne daha ne kadar geçilebilir ki? 



(Allahımmmmmmm işte böylede çıtayı allahu ekber dağına yükseltir) 




 


Başta dedim ya, Tanrı'nın onlar için çok özel bir planı vardır diye işte o özel plana, Azrail ve Eun Tak'ın patronu Sunny'de eklenir. 







 


  




Azrailimiz, geçmişte işlediği büyük günah yüzünden öldükten sonra ölüm meleği olarak cezalandırılır. 300 yıl boyunca ölüm meleği olarak bir çok zorlu ölüme eşlik etmiştir. Bu zorlu sınav sürecinde o kadar çok şey görmüştür ki, gerçek dünya da normal insanlar gibi yaşama heveslisidir. Tabi ne gibi bir günah işlediğinide ara ara merak etmektedir.İnsanlara dokunmaktan hiç hoşlanmaz zira onlara dokunduğu bir önceki yaşamlarını görmektedir ve o görüler kendisine acı vermektedir.

Eyyy korefanı izleyicisi, keşke geçmişi görmeseydi dediğimiz anlar oldu değil mi ?




 Ve kendisi bu dünyaya pipet ile duygusal bir bağı olan azrail tanesidir 💓





  O kadar tatlılar ve sevilesiler ki. İzlerken ponçik poçik şekillere giriyor bir türlü kendikerine kızamıyorsunuz. 
Hele android telefon ile bir imtihanları var akıllara zarar. Abartısız yarım saat güldüm hem de hönküre hönküre güldüm. 





Kısa ve net hep SİZ..




Tabi senarist ablamız bize yeter çok güldünüz biraz da ağlayın demeyi ihmal etmedi. Biricik Sunny'sini gördükçe o ağladı biz ağladık.


  
Yine de tüm bölümler şuncacık yıllık ömrümde izlediğim en en en güzel bölümlerdi. Ağlasalarda, gülselerde, hüznün dibine de vurdursalar izlenemeye değerdi.
 


Adı bu kadar geçmişken Sunny'den bahsetmesem olmaz dimi. Kendisi dizinin en gizemli hatunu, ama bir o kadar taş hatunu. Kendisi hakkında çok detaya girmeyeceğim, zira girersem en sevmediğim şey olan spoilerin babasını vermem gerekecek, sizlere kıyamam..



 
Sunny yalnızdır, aşırı yalnızdır hem de. Bir gün bir takıcı da tanıştığı adam belki de onun hayatının dönüm noktası olacağını bilmiyordur. Hoş bilsede yine onun peşinden gideceği gerçeğini de hepimiz biliyoruz.





Azrailin kim olduğunu öğrendiği sahne, çok ama çok akıllıcaydı. Çukaye kiçibe orada çok akıllı bir harekette bulundun 👏 Kabullenme süreci, etrafındaki insanların kim olduğunu öğrenme süreci ve yanında çalışan Eun Tak'ın yalnızlığına çare olma süreci, her bir an doyumsuz izlendi. Aaa demedim dimi? Sunny aynı zaman da Goblin'nin bahsettiği tavukçu restoranının sahibi. İşte kader !!!



Dizi de yok yok, herkes her bölümde illa ki bir başroldü. İnanın bana. Ve böylesi izlerken muazzam keyifliydi.



Misal Goblin'e nesilden nesile hizmet eden bir soy ağacı var. Yoo Duk-Hwa ve onun harabocisi. Harabocinin geçmiş 7 sülalesi de Goblin'e hizmet etmiştir. 900 yıl boyunca belkide başına gelen en iyi şeylerden biri Duk-Hwa sülalesidir.


Aha, Goblin'e hizmet etmeyi hazmedemen bir de karşısında Azraili bulmak. Onların rahat tavırlarına tanık olmak. Zenginliğini doya doya yaşayamamak ve büyümek zorunda olmak. Derdi çok büyük Duk-Hwa'mızın :)









Evet bizde izlerken bir çok sahnede küçük dilimizi yutup şaşkın ördek gibi kaldık. Tıpkısı bu iki ponçik gibi 😋




Ve bir de şuradaki halini not olarak düşeyim. Velet çok iyiydi yahu..




Diziyi saatlerce hatta günlerce anlatsam bitmez. Her saniye, her dakika her anı izlenilebilir kalitedeydi.  Senaryo, kurgu, mekan, oyunculuk hepsi harika olunca haliyle ost'larının harika olması kaçınılmazdı. Hepsi ama hepsi muhteşemmmm. Hepsi en uygun yerde jenerik müziği olarak sahneye dahil oldu. Bizi fetheden anlarda ost'lar da beraberinde geldi.




En en en sevdiğim ostları sizlerle tabi ki paylaşacağım ama önce en sevdiğim, bakmaya doyamadığım giflere boğayım sizi 💋






Azrail ve Goblin'nin dostluğu, Azrail ile yanlız kızımız Sunny'nin çağ atlayan aşkı, Goblin ile Ji Eun Tak'ın ölümsüz hüzünlü aşkları.. 









 Tamam yanan ateşi üfleyip karşımıza Goblin gibi biri gelmesinde gözümüz yok, hoş üflesek de gelmez, hee gelse de Oppa gibisi gelmez onda mutabığız da, en azından minnacığından, bizi de onun gibi seven, bize baktığında hüzünlü hali mutluluğa dönen ve bizi mutsuzluktan mutluluğa sürükleyen biri olsa fena mı olurdu eyyy hayat ! haaa sorarım sana !!




 Bizi mutlu eden insanlarla beraber olalım.


 
 Paylaşmaya doyamıyorum, tıpkı izlemeye doyamadığım gibi. Bu postun sonunda size olacakları söyleyeyim. Açıp bütün bölümleri yeniden izleyeceğim !


 Çok sevdik be sevgili.. Ölümüne hem de..







Bu üçlü kesinlikle unutulmayacak..

  Goblin & Grim Reaper & Ji Eun Tak







Aha kıskançlık krizlerine de girdik dimi? 16 bölüm boyunca her saniyesinde izlerken ben girdim o krizlere.. Tecrübe konuşuyor, o krizlerden uzunca süre çıkılmıyor.



Şu kiss lerin rol olduğunu bilmesek gerçek deriz. O kadar gerçekçi gözüküyordu..










   

Bu görseldekileri görünce akıllara direk siz geleceksiniz 👍  


 

Her şeyi başlatan şu keskin uçlu kılıç, kimi zaman sen neden ordasın ki? Keşke oradan hiç çıkmasaydın da bizi de delicesine ağlatmasaydın dedirten kılıç. 
Ah yeşil yüzük ah.. Yıllar seni nerelere götürdü değil mi dilin olsa da konuşsan.. 
Peki ya şu kırmızı atkının dili olsa neler anlatır dı bize kim bilir. O ki Goblin'nin boynunda bile yaşanmışlık bırakan atkı.. 
Biliyorum ki sizlerde, Azrailin bıkmadan usanmadan kuru temizlemeye verdiği siyah şapkadan bir tane de benim olsa dediniz. Ben dedim istedim !
Peki ya limitsiz kredi kartı hayalini Duk-Hwa gibi bizlerde kurmadık mı? Ben kurdum, hayali bile güzeldi 😋



  









Aslında bu dizi de herkes çok özlenecek..
  
Siz hepiniz harikasınız.. 
 






 Bir kere daha hatta bir çok kere daha söylemek isterim ki... Bu şahane dizi ve bu şahane kadroyu mutlaka izleyin korecanlarım.

Peki şimdi Ost'ların şahaneliklerine sizler de tanık olmak ister misiniz? 



Bilen bilir, öyle aman aman Exo hayranı değilimdir. Hatta hiç değilimdir ama haklarını yemekte istemem.. Aralarında cidden en şahane dinlenilesi sesi olanlar var. Ve bunlardan biri de kesinlikle ChanYeolMisal piyano başında bir performansı vardır ki.. offf diyorum.. 

İşte ChanYeol ve Punch - ki Punch'u Dots da ki seslendirdiği ost'tan hatırlarsınız. Geçen yıl dilimizde pelesenk olan Everytime dan hani.. Ay birde Its okey ıts love daki ostundan hatırlayabilirsiniz. Hatunun ost'larını tek tek saysam vayy be dersiniz o derece her kaliteli dizide söylemiş.

Bu ikisini yan yana getirmek Ost tarihinin en büyük başarısıdır bence..



Sırada bir diğer en sevdiğim ost..  Crush diye bir arkadaş ki ben kendisini ilk kez dinliyorum. Yani bu sesi önceden dinlemiş olsam asla unutmazdım diye düşünüyorum :) Sizce de adamdaki ses harika değil mi?


                                                    
Ve işte dizinin en can alıcı kısımlarında bize eşlik eden bir diğer ost.. 

Duyar duymaz telefonumun zil sesi oldu bile.. 

 

İşte beklenilen hatundan beklenilen ost ... Dinleyip de bıkılmayacak bir ost mu istiyorsunuz, buyurunuz Ailee bacım sizlerle..



İşte bir ost efsanesi olmaya aday Hush.. Lasse Lindh'in kadife sesi ne de çok yakışmış dizi.. 

                                        

Yok bu böyle olmayacak.. Resmen hangisini paylaşsam diye kara kara düşünüyorum. Siz en iyisi açın Goblin Ost Plyalisti tüm ostların keyfini çıkarın.. İnanın bana aralarında kötü bir tane bile yok.. 

Sıra gelsin dizi künyesine


Adı: Guardian: The Lonely and Great God | Goblin | Dokkaebi |  Tür: Dram, Romantik, Fantastik Yönetmen: Lee Eung-Bok Senarist: Kim Eun-Sook Yayıncı: tvN Bölüm Sayısı: 16 Yapım Yılı: 2016 - 2017 Yayın Tarihi: 2 Aralık 2016 Yayın Günleri ve Saati: Cuma & Cumartesi – 20:30 Dili: Korece Ülke: Güney Kore
Oyuncular
  • Gong Yoo; dizide eski Kore masallarında geçen bir cin/mitolojik varlığı goblin olan Kim Shin karakterini canlandırmaktadır. Onun karakteri; gizemli ve üzgün birisidir.[6]
  • Kim Go-Eun; dizide bir lise üç öğrencisi olan Ji Eun-Tak karakterini canlandırmaktadır. Onun karakteri, zor zamanlar geçirirken dahi parlak bir kişiliğe sahip olan birisidir.
  • Lee Dong-Wook  dizide, farkında olmadan ölen ve ölüm meleği olarak uyanan bir kralı canlandırmaktadır. Bir gün, o ve Kim Shin (Gong Yoo) kendilerini birlikte yaşarken bulurlar ve aralarında sürtüşmeler olmasına rağmen yakın bir dostluk kurarlar.
  • Yoo In-Na; dizide bir tavuk restoranında çalışan Kim Sun karakterini canlandıracaktır. Onun karakteri adını daha sonra Sunny olarak değiştirir. O, tüm parasını çarçur ettikten sonra hayatında birçok zorluk yaşar ve bir gün Wang Yeo (Lee Dong-Wook) ile tanışır ve tüm hayatı değişir.
  • Yook Sung-Jae; dizide büyük bir aile şirketinin varisi olan Yoo Duk-Hwa karakterini canlandırmaktadır. O, ‘ağızında gümüş kaşıkla doğmuş’, büyük bir aile şirketinin yöneticilerinden birisinin en büyük oğludur. Ayrıca onun ailesi bir gobline hizmet eden 13. nesildir. Onun karakteri, asi olduğu kadar da tam bir baş belasıdır. Amcası olan Kim Shin (Gong Yoo) sayesinde farklı bir hayat yaşamaya başlar
  • Kim Min-Yeong / Soo-Jin
  • Jo Woo-Jin / Sekreter Kim
  • Choi Ri / Kyung-Mi
  • Kim Seong-Kyeom / Duk-Hwa’nın büyükbabası
 Konusu

Bir goblin olan Kim Shin (Gong Yoo) ölümsüz hayatını sonlandırmak için insan bir geline ihtiyacı vardır. Bir gün, amnezyadan (hafıza kaybı) muzdarip olan bir ölüm meleği (Lee Dong-Wook) ile tanışır ve birlikte yaşamaya başlar. Onlar birlikte ölmüş insanları bu dünyayı terk ederken uğurlarlar. 

Evet bir dizi incelemesinin daha sonuna gelmiş bulunmaktayım. Yayında ve yapımda emeği geçen tüm oyunculara, senaristlere, yönetmene ve elbette ki en hızlı çevirileriyle bizi diz ile buluşturan Koreantürk çeviri ekibine sonsuz teşekkürler. 

Unutmadan şuraya da izleyebileceğiniz linki ekleyeyimde sizi çok uğraştırmayayım.. 


Kitapsız ve k-dramasız bir tek günümüzün dahi geçmemesi dileğiyle.. 
  
💗 Saranghamnida 💗