Anyohaseyo chingulerim :)
___ Waaow ! yeni blog'da heyecanım nirvanaya ulaşmış, kalp atışım taşikardi sınırlarında.
Beğenmezseniz şayet ses etmeyiniz, usulca asi kızı selamlayıp, beni bu makus talihim ile baş başa bırakınız.
Yepisyeni blog da ilk k-drama incelemem, bu yüzdendir ki sizin karşınıza en iyisiyle çıkayım dedim.
Beğenmezseniz şayet ses etmeyiniz, usulca asi kızı selamlayıp, beni bu makus talihim ile baş başa bırakınız.
Yepisyeni blog da ilk k-drama incelemem, bu yüzdendir ki sizin karşınıza en iyisiyle çıkayım dedim.
Son dönemde izlediğim ve bir çoğunda hayal kırıklığıyla sonlanan k-dramalarda en sonunda şeytanın bacağını kırdım ve muradıma erdim. Muhteşem bir diziyi de final etmeye yakınlaştım.
Hangi diziymiş o_ ? dediğinizi duyar gibiyim.
Efenim o dizi gerek oyuncuların muhteşemliği, gerek karakterlerin kusursuzluğuyla
Efenim o dizi gerek oyuncuların muhteşemliği, gerek karakterlerin kusursuzluğuyla
__She Was Pretty__
Bu diziyi hala izlemeyen var mı? Varsa şayet çok şey kaçırıyorsunuz derim.
Dizinin başrolündeki Oppa ile ilk kez 50 bölümlük bir dizide (I Summon You, Gold!) tanışmış olup, o çekilmez, bitmek bilmeyen entrikanın içinde yaşadığı masum aşk ile beni benden alan, hemen akabinde oynadığı yine bir umutsuz hatta duble umutsuz aşkıyla mutlu olmanın yollarını aradığı dizi de (A Word From Warm Heart) beraberce salya sümük ağlamışlığım vardır !
Bu böyle gitmez adamım seni gülerken de görmeliyim derken, beni şoka uğratacak bir partner ile beraber oynadığı diziyi (Witch's Romance ) bile sırf kendisine olan hayranlığım sebebiyle izlemiş insanım ben !!
Sayesinde çok sevaba girdim çok :p
Bitti mi tabi ki hayır. Son dizi den hemen sonra beni çok bekletmeden K-drama da fenomen olan KILL ME, HEAL ME de umutsuz üvey abi, üstüne Ahn Yo Na'nın umutsuz aşkı olma yetenğini gösteren üstün varlıktır kendisi.
Bitti mi tabi ki hayır. Son dizi den hemen sonra beni çok bekletmeden K-drama da fenomen olan KILL ME, HEAL ME de umutsuz üvey abi, üstüne Ahn Yo Na'nın umutsuz aşkı olma yetenğini gösteren üstün varlıktır kendisi.
P.S ! Kendisini Kill Me, Heal Me de izlerken beni gülmekten astım krizine sokan tek insan olma unvanına da ayrıca sahiptir.
Fark ettiniz dimi. Hiç boş geçmiyor kendisi, hep aşık hep aşık.
Eeee AŞK adama yakışıyor, senaristlerde bunu dinine kadar kullanmakta sıkıntı görmüyor. (Tabi evde oturmuş Oppa'sının hayaliyle yaşan biz kızları düşünen yok)
Kendisi kim midir?
E tabiki o, Park Seo Joon'nun ta kendisidir !
Fark ettiniz dimi. Hiç boş geçmiyor kendisi, hep aşık hep aşık.
Eeee AŞK adama yakışıyor, senaristlerde bunu dinine kadar kullanmakta sıkıntı görmüyor. (Tabi evde oturmuş Oppa'sının hayaliyle yaşan biz kızları düşünen yok)
Kendisi kim midir?
E tabiki o, Park Seo Joon'nun ta kendisidir !
 |
| As! kız bana olan hayranlığını ne kadar da güzel dile döküyorsun öyle (kalp ben) Gel gelelim son dizisi SHE WA PRETTY'ye .. Haberi ilk aldığımda bayan oyuncu nedeniyle az buçuk yadırgadım bu bir gerçek. Zira bir önceki dizi de iki üvey kardeşin taptaze hallerini atlatamadığımı düşünmüş, anında tipik Asi klasiği olan ön yargımı devreye sokmuştum. Heeeh diziyi izlerken aldım ağzımın payını o ayrı. :p |
Dizi de kimyaları o kadar güzel uydu ki. Ben deniz kıskançlıktan, dead !
Sizi daha fazla bekletmeden dizimizin konusuna hemencik start vereyim efenim.
Küçükken yaşıtlarından hallice tombik olan içine kapanık oğluşumuz Ji Sung Joon (Park Seo Joon) taşındığı yeni mahallesinde güzel mi güzel komşusu üstüne onu kötü onu çocuklardan kollayan sınıf arkadaşı ve zamanla çocukluk aşkı olacak olan Kim Hye Jin (Hwang Jung-Eum) ile tanışmasıyla başlar. Belli bir zaman sonra oğluşumuz babasıyla beraber New York'a gider ve yıllar içerisinde mektup yoluyla güzel kızımız ile arkadaşlıklarını sürdürürler.
Tabi zaman oğluşumuza mükemmel (kalp kalp kalp) davranırken kızımıza aynı hassasiyeti göstermez ve babası iflas eder, durumları kötüleşir, üstüne babasından gelen genetik cilt rahatsızlığına yakalanır. Saçlar bülbül yuvasına döner hayata küser :p
Gel zaman git zaman yıllar sonra kızımız yakışıklı adamımızdan bir mail alır. Mail de der ki,
I'm coming to South Korea !!
İşte olaylar tam da bu mail ile başlar. Kızımız adamımızın karşısına bu görüntüsüyle çıkmaya korkar-utanır-çekinir artık siz adına ne derseniz. Hemen zehir gibi olan saksıyı çalıştırır ve bir diğer çocukluk arkadaşı, ev arkadaşı, sırdaşı, erkeklerin hayallerini süsleyen güzel mi güzel taş gibi hatun - burada belirtmeliyim ki herkese o dosttan bir adet lazım şu hayatta. çok imrendim ayrı bi kıskançlık besledim, dostluğun aşkın da ötesine geçebileceğini süper gösterdiler- olan Min Ha Ri ye gider ilk aşkımın karşısına ben olarak SEN çık der ! (bu kısımda saydırmak serbest,zira ben kazan dolusu saydırdım, hayır orası kore, nerede bi kötü kader , şansızlık var gelir örüyor ağları, sen ne halt etmeye istersin böyle birşeyi) Min Ha Ri'de napsın kıramaz arkadaşını adamın karşısına çıkı verir.
Hatunu çok mu çok sevdiğimi de ayrıca belirtmek isterim. Şu erkek saçı başka birinde bu kadar yakıştıramazdım. Deve boynu gibi boyun olunca hatun da yakışmayacakta kime yakışacaktı.
Adam kızı görür ve eskisi gibi güzel iyi kalpli düşünceli olduğuna karar verir. Kız ilk kez güzelliği dışında kalbiyle de ilgilenen adam modelini görür adama kalbini kaptırır.
Bizim zavallımız da yemiş kaderin çelmesini yeni başladığı iş yerinde malum adamımızı genel yayın yönetmeni olarak karşısında bulur. Hem de en sakar,en çirkin ve en çekilmez halleriyle.
Bizim zavallımız da yemiş kaderin çelmesini yeni başladığı iş yerinde malum adamımızı genel yayın yönetmeni olarak karşısında bulur. Hem de en sakar,en çirkin ve en çekilmez halleriyle.
Off o kısımlarda adamın kız için söyledikleri -,- üzüldüm bee !!
Adam resmen kızı görmeye dayanamaz.
Neyse ki bu haller uzun sürmüyor. Adamımız kızın dış güzelliğini bir kenara bırakır ve iç güzelliğini görmeye başlar.
Sonradan neyse ki kızımızın aklı başına gelir, saçlar düzeltilir, cilt bakımı yapmaya karar verilir ve sonunda hoş hatunlar kısmına level atlar (bu kısımda hangi mağarada yaşıyordu da bunları yeni keşfetti sorusu sizin de aklınızı kurcalayabilir çok takılmayın efenim, görmezden gelin) .
Sonradan neyse ki kızımızın aklı başına gelir, saçlar düzeltilir, cilt bakımı yapmaya karar verilir ve sonunda hoş hatunlar kısmına level atlar (bu kısımda hangi mağarada yaşıyordu da bunları yeni keşfetti sorusu sizin de aklınızı kurcalayabilir çok takılmayın efenim, görmezden gelin) .
Toplantılar böyle kaçamak bakışlar, izlerken kalp ritmini bozmalar falan. itinayla işleme alınır
Ahh hele ki kızımızın çocukluk aşkı olduğunu öğrendiği an !!!! anlatılmaz yaşanır hacı. ben böyle bi sahne izlemedim ! adam resmen gerçek hayatta halis muhlis gerçek aşkını bulmuş gibiydi.
Ne bileyim ben çocukluk aşkımı görsem. Hii sen miydin o mendebur der karşıya geçerdim. bu kadar da ruhsuzumdur yani.
bonus:)
İşte bu mıcık mıcık haller kısa süreliğine çirkin kızımızın güzel arkadaşının da Oppa'ya aşık olduğunu öğrenmesiyle azcık sekteye uğrar. Ama adamımız küçükken kaybettiği aşkına kavuşmuşken bir kez daha kaybetmemekte kararlıdır.
Yürüü bee..
Yürüü bee..
Adamı kararlılığından dolayı, kızları da dostluklarını sırf bu yüzden bitirmemelerini çok taktir ettim.
Zaman ne gösterir bilinmez, değil mi ama
bknz: mıcık mıcık olmaya devam :)
Yaaa ama çok tatlı değiller mi <3 İnsanın görünce aşık olası geliyor resmen. Getirin bana bu Oppa'yı bende aşık olacağım !
Kapanışı sizinle yeniden yapacağım ama öncesinde. --- >
Ceksin, Ceksin (Jackson) diye ortalıklarda gezen, çok sevgili uçuk kaçık Editör Kim'den (Siwon) bahsetmezsem eminim herkesler beni topa tutar :)
Adam resmen mimik kralıydı. Aha "ben sıkıldım" dediğinde pür dikkat şimdi hangi fırlamalığı yapacak diye heyecanla ekrana kitlendim resmen.
Kendisine Music Bank'den ötürü kırgın olsam da (Music Bank'de Türkiye'ye gelmeyip Çin mi Japonya'mı artık hangisiyle oradaki promosyonuna gitmiş buraya gelmemişti) bu dizi de resmen gönlümü çaldı gitti.
Beee vicdansızın oğlu, şu bornozla çıkıp bizi kalbimizden etmenin ne gereği vardı !!!
Hadi bu da benden bonus olsun :)
Finale 1 kala Editör Kim'in gerçekte kim olduğunu öğrenen ben :p
Diziyi final etmeye 1 bölüm kaldı. Sonu beni tatmin eder mi bilmem, G.Kore senaristleri bunlar sağları sollar belli olmaz. Ama 15 bölüm boyunca ben çokça mutlu oldum, inanılmaz keyif aldım, zor geçen günlerimi bir nebzede olsa iyileştirdiğinden dolayıdır ki,varsın finali kötü bitsin.
Tüm oyuncuların emeklerine sağlık.
Tüm oyuncuların emeklerine sağlık.
Dizi de o kadar şahane ost'lar var ki. Bunlardan en favorim elbette ki Park Seo Joon'nun seslendirdiği ost'tur.
Not: Kendisi şarkıcı değil ama sesi bir harika. Ve seslendirdiği bir kaç harika ost'lara bu dizidekini de ekleme yaparak play listimi şenlendirdi :)
Buyurunuz dinleyiniz
Park Seo Joon Sings “Long Way” for “She Was Pretty” OST
__Dizi Künyesi__
Dizi adı: She Was Pretty (literal title)
Geunyeoneun Yeppeodda
Yayınlandığı kanal: MBC
Bölüm Sayısı: 16
Yayınlandığı Günler:Çarşamba / Perşembe 21:55
Oyuncular: Hwang Jung-Eum (Kim Hye-Jin)
| Park Seo-Joon (Ji Sung-Joon) Koh Joon-Hee (Min Ha-Ri) Choi Si-Won (Kim Shin-Hyuk)
Umarım k-drama incelememizden memnun kalmışsınızdır. Şahsen bana, keyifle izlediğim bir dramanın incelemesini yapmak en az izlemek kadar keyif verdi.
|
Kitapsız ve K-dramasız bir tek günümüzün dahi geçmemesi dileğiyle. Sevgilerle As! Kız..
